|
Tweet |
“Tespit Doğru, Ancak Nedeni Ekonomik ve Sosyal Güvensizliktir”
Tekerek, doğurganlık oranındaki düşüşün Cumhurbaşkanı tarafından “felaket” olarak nitelendirilmesini gerçeklikten uzak bulmadığını belirtti ancak şu ifadelere yer verdi:
“Türkiye’nin genç nüfus yapısında yaşanan daralma ve doğurganlık oranının kritik eşik altına düşmesi, toplumsal geleceğimiz açısından ciddi bir risktir. Ancak bu riskin nedenleri ekonomik göstergelerle doğrudan ilgilidir. Gençlerin evlilik ve aile kurma planlarını ertelemesi, artan hayat pahalılığı, güvencesizlik, barınma sorunları ve eğitim-iş bulma endişesiyle doğrudan bağlantılıdır.”
“Geçmişte Gelir Daha Düşüktü, Ancak Sosyal Devlete Güven Vardı”
İYİ Parti İl Başkanı Tekerek, geçmişte milli gelirin daha düşük olmasına rağmen doğurganlık hızının daha yüksek olduğunu hatırlatan Erdoğan’ın açıklamasına da şu sözlerle yanıt verdi:
“Türkiye’nin geçmiş dönemlerinde gelir seviyesi bugünkünden düşük olsa da, vatandaş devletin sunduğu kamu hizmetlerine güven duyuyordu. Eğitim, sağlık ve sosyal yardımlar güçlü bir kamu organizasyonu tarafından yürütülüyordu. Bugünse bu alanlarda kamusal erişim ve kalite sorunları belirginleşmiş, vatandaş kendisini sistem dışında hissetmeye başlamıştır.”
“Nedeni Ekonomik Değil Demek, Yaşanan Krizi Görmezden Gelmektir”
Süleyman Tekerek açıklamasında, doğurganlık oranındaki düşüşü ‘ekonomik nedenlerle açıklayamayız’ şeklindeki değerlendirmeleri de eleştirerek şu görüşlere yer verdi:
“Doğrudan ekonomik etkenlerle şekillenen bir sosyal olguyu, ekonomik nedenlerden bağımsız değerlendirmek bilimsel ve toplumsal açıdan sağlıklı değildir. Artan işsizlik, düşen alım gücü ve borçluluk seviyesi, aile kurma iradesini zayıflatmaktadır. Bu durum yalnızca demografik değil, aynı zamanda sosyoekonomik bir meseledir.”
“Kapsayıcı Sosyal Politikalar, Kalıcı Çözümün Anahtarıdır”
Tekerek açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı:
“Türkiye’nin genç nüfusunu koruyabilmesi ve doğurganlık hızındaki düşüşü tersine çevirebilmesi için sadece teşvikler değil, güven ortamı sağlayan bütüncül bir sosyal devlet politikası gerekir. Gençlerin yaşam kurma iradesini destekleyecek bir ekonomik ve kurumsal düzen oluşturulmadan, bu tablo değişmez. İYİ Parti olarak biz, toplumsal güveni yeniden inşa edecek bu düzenin kurucusu olmaya kararlıyız.”
