![]() |
Tweet |
“Zeytinlikler Ekonomik Varlık Değil, Stratejik Değerdir”
Mustafa Üstün, zeytinliklerin sadece tarımsal değil, aynı zamanda ekolojik, sosyal ve ekonomik istikrarın temel unsurlarından biri olduğunu vurguladı:
“Bugün zeytinlikleri madene, yarın tarım alanlarını sanayiye, öbür gün meraları konutlara açarsak; geriye üretimden uzak, ithalata bağımlı, doğası tahrip edilmiş bir ülke kalır. Oysa sürdürülebilir kalkınmanın ilk koşulu, üretim alanlarını korumaktır.”
“Enerji Gerekçesiyle Yeşili Yok Saymak, Uzun Vadede Zarar Getirir”
Enerji ihtiyacının karşılanmasının elzem olduğunu ancak bunun tarımsal alanları feda ederek yapılamayacağını belirten Üstün, şunları kaydetti:
“Enerji yatırımları planlanırken zeytinlikler gibi hassas ekosistemlerin göz ardı edilmesi, sadece çevreye değil, üretim ekonomisine de zarar verir. Doğaya karşı alınan her kısa vadeli karar, uzun vadede ekonomik kayıp olarak geri döner.”
“Özel Sektör Doğa Dostu Üretimi Benimsemek Zorundadır”
Dizayn 35 olarak doğayla uyumlu, çevreye duyarlı üretim politikalarını benimsediklerini ifade eden Üstün, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Biz sanayi ve ticaretin doğaya rağmen değil, doğayla birlikte yapılması gerektiğine inanıyoruz. Zeytinlikleri korumak, sadece çiftçiyi değil, tüm üretim zincirini korumaktır. İş dünyası bu sorumluluğun farkında olmalı ve bu tür düzenlemelere karşı sesini yükseltmelidir.”
Mustafa Üstün, iş dünyasını sürdürülebilirlik ilkesine sadık kalarak tarım alanlarının korunması yönünde ortak duruş sergilemeye davet etti.