![]() |
Tweet |
“Ümraniye’de Geçim Derdi, Her Hanede Günlük Mesele”
Yılmaz, İstanbul gibi büyük bir şehirde hayatın maliyetinin orta ve dar gelirli vatandaşlar için artık tahammül sınırlarını aştığını ifade etti. “Bugün Ümraniye’de dört kişilik bir ailenin geçinmesi için gereken ortalama rakamla asgari ücret arasında uçurum var. Kiralar yükseliyor, ulaşım pahalı, mutfak yangın yeri. Ama hâlâ ekonomi yönetimi başarıdan söz ediyor” diye konuştu.
“TÜİK enflasyonu hesaplıyor ama pazarda poşet hesaplanıyor. Gerçek ile rakamlar arasında ciddi bir kopukluk var.”
Yılmaz, İstanbul’daki emek gücünün üretim zincirinin en altında ezildiğini, özellikle hizmet sektöründe çalışan yüz binlerce kişinin gelir-gider dengesini sağlayamadığını vurguladı. “Bugün insanlar iki işte çalışıyor ama hâlâ geçinemiyor. Kredi kartlarıyla ayakta duran bir ekonomi değil, alın teriyle güçlenen bir düzen kurmak zorundayız” dedi.
“Sıkı Para Politikası, Dar Mahallelere Daha Fazla Dert Olarak Dönüyor”
Tekin Yılmaz, hükümetin uyguladığı sıkı para politikalarının İstanbul’un dar gelirli ilçelerinde daha derin etkiler yarattığını ifade ederek, kredi erişiminin zorluğu ve yüksek enflasyonun toplumsal huzursuzluk oluşturduğunu söyledi:
“Ekonomiyi düzeltmek adına yapılan her müdahale, halkın omzuna daha ağır yük olarak dönüyorsa burada bir terslik vardır. Bu şehirde kazananla kaybeden arasındaki mesafe artık sosyolojik kopuşa dönüşmek üzere.”
“Anahtar Parti, Şehirlerin Sırtında Yükselen Ekonomiyi Paylaştırmak İçin Yola Çıktı”
Tekin Yılmaz, Anahtar Parti’nin kent merkezlerinde sosyal adaleti, mahalle ölçeğinde ekonomik istikrarı esas alan bir model önerdiğini belirterek açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Ümraniye gibi ilçeler, bu ülkenin sırtını yasladığı emek merkezleridir. Biz bu merkezleri sadece seçim dönemlerinde hatırlamak değil, ekonomi politikalarının temeline yerleştirmek istiyoruz. Anahtar Parti; emeği görmeyen değil, emekle güçlenen bir Türkiye için çalışıyor. İstanbul’un yükünü taşıyan her mahalleye adil pay verilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”