![]() |
Tweet |
Türkiye'nin dört bir yanında terörün acı izlerinin bulunduğuna dikkat çeken Kolikısa, "Bizim şehrimiz de dahil olmak üzere, bu ülkenin her bölgesi evlatlarını toprağa verdi. Artık silahların değil, sözlerin konuştuğu bir iklimin oluşmasını canıgönülden destekliyoruz. Ancak barış; göstermelik, yönlendirilmiş veya dış müdahalelerle değil, dürüstlükle ve kapsayıcılıkla mümkündür" dedi.
“ABD ve İsrail’in Gölgede Bıraktığı Bir Süreçten Hayır Gelmez”
Kolikısa açıklamasında, dış güçlerin bölgesel politikalarına açık eleştiriler getirerek şu ifadeleri kullandı:
“Ortadoğu’nun haritasını masa başında çizenlerle barış yapılamaz. ABD'nin müdahil olduğu her senaryo kaos üretmiş, İsrail ise güvenliğini başka milletlerin yıkımı üzerine inşa etmeye çalışmıştır. Türkiye, kendi barışını Washington’dan ya da Tel Aviv’den değil; Ankara’dan, Diyarbakır’dan, Erzurum’dan sağlamalıdır.”
“Barış Masasında Herkesin Sesi Duyulmalı”
Yusuf Kolikısa, toplumsal barış sürecinin yalnızca belli partilerle yürütülmesinin çözümü zayıflatacağını vurgulayarak, “Barış bir kesimin değil, 85 milyonun meselesidir. Bu nedenle süreç, DEM Parti ile sınırlı kalmamalı; tüm siyasi partiler, STK’lar ve kanaat önderleri dahil edilmelidir. Aksi hâlde bu masa eksik kalır ve güven üretmez” dedi.
“Siyasi Etik İçin Helalleşme Şarttır”
Kolikısa açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Bugünlerde iktidar cephesinden gelen tebrik mesajları dikkat çekiyor. Ancak unutulmasın ki, daha birkaç ay önce montaj videolarla muhalefeti itibarsızlaştırmaya çalışan bir siyaset anlayışı vardı. Eğer gerçekten yeni bir dönemden söz edilecekse, bu dönem ancak yüzleşme ve helalleşmeyle başlayabilir. Saadet Partisi olarak biz, samimi adımlara her zaman katkı sunarız; yeter ki irade milletin olsun.”