![]() |
Tweet |
“TÜRKİYE’NİN DIŞ BORCU TARİHİ ZİRVEDE, İŞ İNSANI AYAKTA DURMAKTA ZORLANIYOR”
Yastı, Türkiye’nin brüt dış borç stokunun 527,7 milyar dolarla rekor seviyeye ulaştığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Bu sadece bir makroekonomik veri değil, iş dünyası için yakıcı bir gerçektir. Dış borç arttıkça kur riski büyüyor, finansmana erişim zorlaşıyor, faiz yükü katlanıyor. Özellikle üretim ve ihracat yapan KOBİ’lerimiz bu yükün altında eziliyor. Bugün piyasada nakit akışı durma noktasında, yatırım iştahı kırılmış durumda.”
“KURUMSAL FİNANSMAN KRİZİ DERİNLEŞİYOR”
Yastı açıklamasında, dış borcun artmasıyla birlikte özel sektörün hem iç hem dış borçlanmada sıkıştığını belirtti:
“Reel sektörün döviz borcu yüksek, döviz gelirleri yetersiz. Banka kredilerine ulaşmak zorlaştı. Özel sektör yatırım yapamıyor, büyüyemiyor, hatta ayakta kalmaya çalışıyor. Bugün birçok iş insanı üretimi sürdürmek için şahsi varlıklarını teminat gösteriyor. Bu sürdürülebilir bir tablo değildir.”
“EKONOMİ YÖNETİMİ GÜVEN VERMİYOR, STRATEJİK YOL HARİTASI YOK”
Ahmet Batuhan Yastı, mevcut ekonomi yönetimini de eleştirerek, şunları vurguladı:
“Bugün dış borç 22 yılda dörde katlandı. Bu artışa rağmen üretim ekonomisine geçilemedi, yüksek katma değerli sektörler desteklenmedi, sanayici yol haritasız bırakıldı. Ekonomi günü kurtaran pansuman tedbirlerle yönetiliyor. İş dünyası, belirsizlikten ve güven eksikliğinden en çok zarar gören kesimdir.”
“ÜRETEN İŞ İNSANI DESTEKLENMELİ, BORÇ DEĞİL İTİBAR İNŞA EDİLMELİDİR”
Yastı açıklamasını şu çağrıyla tamamladı:
“Türkiye’nin çıkış yolu, ithalata dayalı borç ekonomisi değil; üreten, istihdam sağlayan, katma değer yaratan bir ekonomi modelidir. İş dünyasının sesi duyulmalı, kaynaklar israfa değil reel sektöre yönlendirilmelidir. Aksi takdirde artan dış borcun bedelini sadece ekonomi değil, tüm toplum ağır ödeyecektir.”