|
Tweet |
“ADALET SADECE BİR KESİME GÖRE TANIMLANAMAZ”
Genel Başkan Karakurt, kayyum uygulamaları üzerinden yürüyen tartışmalara açıklık getirerek şunları söyledi:
“Eğer bir belediyeye kayyum atanmışsa, bunun gerekçesi siyasi kimlik değil, teröre ve terörist yapılara maddi ya da lojistik destek sağlamaktır. Kim olursa olsun, eğer bu yönde deliller varsa yargı gereğini yapmalıdır. Ama adaletin sadece belli partilere ya da kesimlere göre çalıştığı bir sistemde ne halk güven duyar, ne devlet ayakta kalır.”
“BARIŞ TERÖRLE MASAYA OTURMAKLA DEĞİL, MİLLETİN BİRLİĞİNDE BULUNUR”
Sözde “barış süreci” üzerinden kamuoyunda yürütülen tartışmalara da değinen Karakurt, “Barış, iki egemen devletin savaştan sonra anlaşmasıdır. Terörle masaya oturulmaz. Teröristlerin pişmanlığı varsa, hukuk karşısında gereğini yaparız. Ama bunu barış gibi sunmak, devletin ciddiyetine gölge düşürür” ifadelerini kullandı.
“DEMOKRATİKLEŞME GÖRÜNÜMLÜ ZİHNİYET OPERASYONLARINA MÜSAADE ETMEYİZ”
Karakurt, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kayyumlar artık istisna olabilir” şeklindeki açıklamasına atıfla şu değerlendirmede bulundu:
“Eğer bu süreç, gerçekten adil ve eşitlikçi bir demokratikleşmeyi hedefliyorsa elbette destekleriz. Ama adı demokratikleşme olup özü devleti içeriden dönüştürme çabasıysa buna asla izin veremeyiz. Devletin kurumlarına, özellikle de yerel yönetimlere art niyetli zihniyetleri yerleştirmek isteyenler varsa biz buradayız. Takipteyiz.”
“DEMOKRASİ AHMET’E VARSA, MEHMET’E DE OLMALI”
Genel Başkan Ali Karakurt, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Demokrasi, bireylerin eşit haklara sahip olduğu rejimdir. Ahmet için varsa, Mehmet için de olacak. Aksi takdirde o sistemin adı demokrasi değil, çifte standart olur. Türkiye’de her siyasi parti, her yurttaş, her inanç grubu adaletin ve demokrasinin eşit imkanlarından faydalanmalıdır. Biz bunun savunucusuyuz. Adaletin istikametini bozmaya çalışanların da karşısındayız.”
