![]() |
Tweet |
Erdal Altun, 32 yıl geçmesine rağmen Başbağlar Katliamı’nın tüm yönleriyle aydınlatılamamış olmasının, toplumsal güven duygusunu zedelemeye devam ettiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“5 Temmuz gecesi, Başbağlar’da sadece canlar yitirilmedi. Devletin adaletle sınandığı, toplumun güven duygusunun ağır yara aldığı bir gecedir o. Üzerinden yıllar geçmiş olsa da, o geceyle yüzleşilmedikçe gerçek bir barış inşa edilemez.”
“Kardeşliği Hedef Alan Her Saldırı, Milleti Zayıflatmayı Amaçlar”
Altun açıklamasında, katliamın sadece bireyleri değil; bir arada yaşama iradesini hedef aldığını belirtti:
“Başbağlar, bu ülkenin farklılıklarıyla birlikte yaşama iradesine yönelmiş bir darbedir. Bu saldırı, etnik ve mezhebi fay hatlarını kaşımaya çalışan odakların işidir. Bizler, kimliğinden ve inancından bağımsız olarak her insanın canının kutsal olduğunu savunuyoruz. Şiddet kimden gelirse gelsin, reddedilmelidir.”
“Madımak da Başbağlar da Bizimdir; Yas da Yüzleşme de Ortaktır”
Saadet Partisi olarak, acıların mukayese konusu yapılmadan, insani değerler çerçevesinde ele alınması gerektiğini vurgulayan Altun, şu değerlendirmelerde bulundu:
“2 Temmuz Sivas ve 5 Temmuz Başbağlar… Her ikisi de bu milletin kalbinde iz bırakmıştır. Acılar arasında ayrım yapılmaz. Bizim görevimiz; bu acıları anlamak, yüzleşmek ve benzerlerini önleyecek sağduyuyu hâkim kılmaktır. Kutuplaşma değil, kucaklaşma gereklidir.”
“Saadet Partisi, Bu Sessizliğin Hesabını Sormaya Devam Edecek”
Erdal Altun açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Başbağlar’da şehit edilen 33 canı rahmetle anıyor, ailelerine sabır diliyoruz. Onların hatırası karşısında sorumluluğumuz büyük. Adalet sağlanana kadar bu katliamın üstünü örtmeye çalışanlara karşı susmayacağız. Çünkü biz inanıyoruz ki; hakikat er ya da geç konuşur, biz ona tercüman olmaya devam edeceğiz.”