|
Tweet |
Gelecek Partisi Karabük İl Başkanı Cemal Kelleci, safranın yalnızca bir tarım ürünü değil, Safranbolu’nun kültürel kimliği ve uluslararası değeri olduğunu vurgulayarak hükümete çağrıda bulundu.
"DÜNYANIN EN DEĞERLİ BAHARATLARINDAN BİRİ BİZİM TOPRAĞIMIZDA"
Başkan Kelleci, safranın ekonomik potansiyeline dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bugün 1 kilogramı 450 bin lira olan safran, dünyanın en değerli baharatlarından biridir. Hem gıda sektöründe hem ilaç, boya ve kozmetik sanayisinde kullanılan bu ürün, aslında Safranbolu için altın değerindedir. Ancak ne yazık ki bu değerli ürün, yeterince desteklenmiyor ve uluslararası pazarlarda hak ettiği yeri bulamıyor. Üreticilerimiz kendi çabalarıyla ayakta kalmaya çalışıyor.”
"GELENEĞİMİZİ YAŞATMAK YETMEZ, GELECEĞE TAŞIMAK GEREKİR"
Kelleci, safranın yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda kültürel bir değer olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Safran, ilçemize adını veren ve asırlardır bu topraklarda üretilen eşsiz bir üründür. Geleneğimizi yaşatıyoruz diyoruz ama mesele sadece yaşatmak değil; geleceğe taşımak ve dünya markası haline getirmektir. Bu ürünün hem yerli üreticiyi kalkındıracak hem de Karabük ekonomisine katma değer sağlayacak stratejik bir noktaya gelmesi gerekiyor.”
"ÜRETİCİYE DESTEK YOK, POTANSİYEL HEBA OLUYOR"
Gelecek Partisi Karabük İl Başkanı, hükümetin tarımsal destek politikalarını eleştirerek şunları söyledi:
“Bugün üretici artan maliyetler altında eziliyor. Tarım girdileri yükselirken, verilen destekler yetersiz kalıyor. Safran gibi stratejik bir ürüne devlet politikası düzeyinde sahip çıkılmadığı sürece, üreticinin emeği heba olmaya devam edecek. 450 bin liraya satılan safranın kazancı üreticiye değil, aracılara ve dış pazarlardaki tekellere gidiyor.”
"GELECEK PARTİSİ OLARAK SAHİP ÇIKACAĞIZ"
Cemal Kelleci, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Safranbolu’nun adını dünyaya duyuran bu ürün, yalnızca üreticinin değil, bütün Karabük’ün geleceğidir. Biz Gelecek Partisi olarak, safranın gerçek anlamda değer bulması için üreticiyi destekleyecek, markalaşma ve ihracat kapasitesini artıracak projeleri hayata geçireceğiz. Bu toprakların bereketi, aracılara değil; alın teri döken çiftçimizin cebine girmelidir.”
