| 
									Tweet | 
“Gaziantep Üretiyor Ancak Kazanç Hızla Eriyor”
Gürban, Türkiye’nin üretim merkezlerinden biri olan Gaziantep’te hem üreticinin hem tüketicinin ciddi bir maliyet baskısı altında olduğunu vurguladı:
“Gaziantep, sanayisi, ihracatı ve ticaret hacmi ile ülkemizin lokomotif şehirlerinden biridir. Buna rağmen işletmeler artan girdi maliyetleriyle mücadele ediyor, vatandaş temel ihtiyaçlarına erişimde zorlanıyor. Üreten bir şehirde dahi gelir eriyor, geleceğe dair kaygılar artıyor.”
“Barınma Maliyetleri Ekonomik ve Sosyal Risk Oluşturuyor”
Gürban, kira artış oranının yüzde 37,15 seviyesinde olmasının toplumun geniş kesimlerinde baskı yarattığını ifade etti:
“Barınma sadece ekonomik bir mesele değildir. Öğrenciler, genç aileler ve dar gelirli vatandaşlar için kira yükü çok ciddi bir sorun haline gelmiştir. Bu durum, sosyal dengeyi ve yaşam kalitesini etkileyen kritik bir başlık olarak ele alınmalıdır.”
“Ekonomi Ancak Güvenle Yönetilir”
Ekonomi politikalarında gerçeklik, şeffaflık ve planlama ilkesinin temel olduğunu söyleyen Gürban, rasyonel adımlar atılması gerektiğini belirtti:
“Ekonomi yönetimi, güven inşa etmeyi gerektirir. Gerçekçi veri paylaşımı, hesap verebilir kamu politikası, üretim odaklı yaklaşım ve adil vergileme olmadan sürdürülebilir bir iyileşme mümkün değildir. Geçici çözümler değil, yapısal hamleler gerekmektedir.”
“Milletimizin Beklentisi Net: İstikrar ve Adalet”
Gürban, ekonomik göstergelerin toplumun beklentisi doğrultusunda ele alınması gerektiğini vurgulayarak açıklamasını tamamladı:
“Vatandaşımız adil bölüşümü, güçlü kurumları ve öngörülebilir bir ekonomik düzeni hak ediyor. Türkiye’nin potansiyeli yüksek, kaynakları güçlü, insanı üretken ve çalışkandır. Bu kapasitenin doğru planlama ve liyakat esaslı yönetimle desteklenmesi en temel zorunluluktur.”