|
Tweet |
“Açlık Sınırında Yaşamak Bir İnsan Hakları Sorunudur”
Demiroğlu açıklamasında, milyonlarca emeklinin ve çalışanın temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını belirterek şu değerlendirmede bulundu:
İnsan hakları yalnızca ifade özgürlüğü ya da oy kullanmak değildir. Bir insanın düzenli beslenebilmesi, barınabilmesi ve sağlık hizmetine ulaşabilmesi de en temel insan hakkıdır. Bugün emekli açlık sınırının altında yaşamaya zorlanıyorsa, burada açık bir insan hakları ihlali vardır.
“Emeklinin Alın Teri Görmezden Geliniyor”
Ümit Demiroğlu, yıllarca çalışıp ülkeye hizmet eden emeklilerin bugün geçim mücadelesi vermesinin vicdanları yaraladığını söyledi. Emeklilerin sosyal yardım kuyruklarına mahkûm edilmesini kabul edilemez olarak nitelendiren Demiroğlu, emekli maaşlarının günün ekonomik şartlarına göre yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguladı.
“Seyyanen Zamlar Adaletli Dağıtılmalıdır”
Seyyanen zam politikalarına da değinen Demiroğlu, uygulamaların toplumun tüm kesimlerini kapsamadığını ifade ederek şu sözleri kullandı:
Seyyanen zamlar, yüksek maaşlı kesimlerde etkili olurken, düşük gelirli vatandaşın hayatına gerçek bir katkı sağlamıyor. Oysa adalet, en çok ihtiyacı olana öncelik verilmesini gerektirir. Seyyanen zamlar bürokrasiye değil, doğrudan emekçiye ve emekliye yansıtılmalıdır.
“İnsan Hakları Günü Fotoğrafla Değil İcraatla Anılmalı”
Demiroğlu, 10 Aralık’ın yalnızca temsili açıklamalarla geçiştirildiğini belirterek, gerçek insan hakları savunuculuğunun somut adımlarla ortaya konulması gerektiğini dile getirdi. İnsan onuruna yaraşır bir yaşamın devlet politikalarının merkezinde yer alması gerektiğini söyledi.
“Adil Türkiye İçin Mücadelemizi Sürdüreceğiz”
Açıklamasının sonunda Adil Türkiye Partisi’nin duruşuna da değinen Ümit Demiroğlu, emeklinin, işçinin ve dar gelirlinin hakkını savunmaya devam edeceklerini belirterek, adaletli gelir dağılımı sağlanmadan gerçek anlamda insan haklarından söz edilemeyeceğini ifade etti.